Sektörleri dönüştürme potansiyeliyle tanınan blokzincir teknolojisi bir süredir giderek daha belirgin hale gelen çevresel etkisi nedeniyle de oldukça popüler. Blokzincirin merkezi olmayan, şeffaf ve değiştirilemez yapısı onu birçok kullanım senaryosunda cazip kılarken, ağı sürdürmek için gereken enerji tüketimi miktarı ise ciddi endişelere yol açıyor. Madencilik ve işlem doğrulama gibi süreçlerden kaynaklanan fazla enerji tüketimi nedeniyle blokzincirin daha yeşil bir gelecekteki rolü sorgulansa da bu yazı ile blokzincir işlemlerinden kaynaklanan karbon ayak izinin ardındaki nedenleri ve bu zorluklarla başa çıkmak için ortaya çıkan potansiyel çözümleri birlikte inceleyeceğiz.
Blokzincirin Çevresel Maliyeti Anlamak
Blokzincir, temelde bir bilgisayar ağı tarafından sürdürülen merkezi olmayan bir dijital defter olarak çalışır. Verileri "bloklar" olarak saklar ve bunları kriptografi aracılığıyla birbirine bağlar, böylece şeffaf ve kalıcı bir işlem kaydı oluşturur. Blokzincir teknolojisinin enerji tüketimi, işlemleri doğrulamak ve ağı güvence altına almak için kullanılan konsensüs mekanizmalarına bağlı olarak önemli ölçüde değişiklik gösterir. Özellikle, Bitcoin gibi blokzincir ağlarında enerji yoğun bir süreç olan Proof of Work (PoW) mekanizmasını kullanılır. Bu sistemde, madenciler işlemleri doğrulamak ve yeni bloklar eklemek için karmaşık kriptografik bulmacaları çözme yarışına girerler. PoW, dijital varlıklar ve merkeziyetsiz sistemlerde yenilikler sağlama konusunda önemli rol oynasa da, yüksek enerji gereksinimi ve buna bağlı oluşan karbon ayak izi nedeniyle ciddi çevresel endişelere yol açmıştır. Bu durum, daha sürdürülebilir ve enerji açısından daha verimli olan Proof of Stake (PoS) gibi konsensüs mekanizmalarının benimsenmesine yönelik daha geniş bir tartışmayı da beraberinde getirmiştir.
Blokzincir Neden Bu Kadar Fazla Enerji Tüketir?
PoW, madencilerin işlemleri doğrulamak ve yeni bloklar eklemek için son derece karmaşık matematiksel problemleri çözmesini gerektirir. Bu süreç, ağ güvenliğini ve merkeziyetsizliği garanti ederken, Uygulamaya Özel Entegre Devreler (ASIC) veya Grafik İşleme Birimleri (GPU) gibi özel donanımlar talep eder. Bu yüksek performanslı makinelerin 7/24 çalışma gereksinimi ise enerji tüketimini oldukça artırır. Üstel olarak büyüyen enerji tüketimi, madencilerin bu problemleri çözmek için rekabet etmesiyle artar ve genellikle fosil yakıtlarla çalışan büyük veri merkezlerinin kullanılmasına yol açar.
Blokzincirin çevresel etkisi sayılarla bakıldığında daha net hale gelir. Örneğin:
- Bitcoin, küçük bir ülkenin elektrik tüketimine eşdeğer enerji tüketir.
- 2022 yılında de Vries et al. tarafından yapılan araştırmalara göre, 2021 itibariyle Bitcoin’in yıllık karbon emisyonunun 65 Mt CO2 olduğu ve küresel emisyonunun %0.2'sine denk geldiği tahmin edilmiştir.
- Tek bir Bitcoin işleminin karbon ayak izi, Amsterdam'dan New York'a bir uçak yolculuğunun karbon ayak izine, yani yaklaşık 670 kg CO2’ye eşit bulunmuştur.
- Bitcoin'in yıllık elektrik tüketiminden kaynaklanan karbon ayak izi, 2022'nin başlarında tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşarak Finlandiya'nın enerji tüketimini geçmiştir.
Bu istatistikler, Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) ilkelerini önceliklendiren girişimler ve yatırımcılar için oldukça düşündürücüdür. Ethereum gibi diğer blokzincirler, daha az enerji yoğun mekanizmalara geçiş yaparken, PoW tabanlı ağlar büyük ölçüde fosil yakıtlara bağımlı kalmaya devam etmiştir.
Bu durum, geleceğin ekonomisinde yer almayı hedefleyen kripto paralar ve merkeziyetsiz sistemler için bir ikilem oluşturmaktadır. Bir yandan kripto varlıkların yükselişi ise devam etmektedir.
- Reuters’a göre 2024 yılının Kasım ayında piyasa değeri yaklaşık 3,2 trilyon dolara ulaşarak zirve yaptı.
- Bitcoin 100 bin doları aşarak rekor kırdı.
Bu nedenle çevresel etkiyi hafifletecek ilerlemeler ve girişimler de sürmektedir. Aşağıda umut veren bazı yaklaşımlar yer almaktadır:
Çevresel Etkiler için Olası Çözümler
1. Enerji Verimli Konsensüs Mekanizmalarına Geçiş
En etkili reformlardan biri, Proof of Work'ten Proof of Stake'e geçiştir. PoW’un aksine PoS, madencilerin enerji yoğun karmaşık matematiksel problemleri çözmesini gerektirmez. Bunun yerine doğrulayıcıları ağda "stake" ettikleri kripto varlıkların miktarına göre seçer.
Örneğin, Ethereum 2022 yılında PoS sistemine geçişini tamamlayarak enerji kullanımı %99’dan fazla bir oranda azaltmıştır.
2. Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Kullanımı
Madencilik faaliyetlerini desteklemek için yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması, karbon ayak izini azaltmanın bir başka yoludur. Ancak madenciliğin 7/24 enerji talebi, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kesintili doğasıyla uyumlu değildir. Üstelik madencilik için kullanılan yenilenebilir enerji, toplumun diğer ihtiyaçlarına yönlendirilebilecek enerji kaynaklarını daraltmaktadır.
3. Merkeziyetsiz Karbon Denegeleme Mekanizmaları
İlginç bir şekilde, blokzincir kendi sürdürülebilirliğini desteklemek için bir araç olabilir. Yeşil tahvilleri dijitalleştirerek ve tedarik zincirlerini optimize ederek dağıtık defter teknolojisi (DLT), iklim değişikliği etkilerini azaltmayı amaçlayan projeleri finanse edebilir. Ayrıca, merkeziyetsiz sürdürülebilirlik protokolleri, kullanıcıların işlemleri sırasında üretilen karbon emisyonlarını telafi etmesine olanak tanır. Kullanıcılar, doğrulanmış yenilenebilir enerji kredileri veya karbon tokenları satın alarak emisyon yönetiminde şeffaflık sağlayabilirler.
4. Karbon Ayak İzi Araçlarıyla Şeffaflık Sağlama
Blokzincir teknolojisini geleneksel finansal sistemlere ve gerçek dünyadaki uygulamalara entegre etmenin yollarını bulmak, olumlu bir çevresel etkiyi en üst düzeye çıkarmak için önemlidir. Bunun için de kullanıcılar arasında farkındalık yaratmak ve hesap verebilirliği artırmak esastır.
ReFi Türkiye Blokzincir Karbon Hesaplayıcı
Tam da bu nedenle, karbon ayak izi ölçümü ile kullanıcılarda farkındalık yaratmak üzere Akbank LAB ve Menthol Protocol, Blokzincir Karbon Ayak İzi Hesaplayıcı’yı geliştirmiştir.
ReFi Türkiye platformunda etki, finans ve teknolojiyi bir araya getiren projelerden 'Blokzincir Karbon Ayak İzi Hesaplayıcı', kullanıcıların blokzincir tabanlı dijital cüzdan veya akıllı kontrat adresleri üzerinden karbon salınımlarını ölçerek çevresel etkilerini görmelerini sağlar. Karbon.refiturkiye.com adresinden sosyal farkındalık yaratmak üzere herkesin kullanımına açık olarak sunulan hesaplayıcı sayesinde, cüzdan veya akıllı kontrat adreslerinin zincir üzerindeki karbon salımları hesaplanabilir.
Kullanıcılar, cüzdan veya akıllı kontrat adresinin oluşturulmasıyla birlikte gerçekleştirdikleri işlemlerle ne kadar CO₂ emisyonu yarattıklarını öğrenebilir; bu verileri araba kullanımı, enerji tüketimi gibi günlük hayata dair daha anlaşılır bilgiler haline getirerek çevresel etkilerinin somut karşılıklarını da görebilirler. İsteyen kullanıcılar aynı zamanda Blokzincir Karbon Ayak İzi sonuçlarını sosyal medya hesaplarından kolaylıkla paylaşarak, bu alandaki farkındalığın artırılmasında destek olabilir. Dileyen kullanıcılar için popüler projelerin karbon ayak izi hesaplamalarına da yine platform üzerinden erişmek mümkün.
2024 Mayıs ayından bu yana bu hesaplayıcıya 800’den fazla kullanıcı erişmiştir ve 2024 İstanbul Blockchain Week sırasında etkinlik katılımcıları tarafından deneyimlenmiştir.
- Bugüne kadar hesaplayıcı üzerinde giriş yapılan cüzdan veya akıllı kontrat adreslerine ait 467.928.462 işlemden kaynaklanan 2.679,88 ton CO₂ emisyonu hesaplanmıştır.
- Bu CO₂ emisyonu; 127.613,48 ağaç ihtiyacına, 10.676.824,68 km araba kullanımına ve 5.359.765,99 kWh elektrik tüketimine eşdeğerdir.
Hep birlikte, gezegenimizin geleceğinden ödün vermeden onarıcı bir finans ekosistemi oluşturabiliriz. Blokzincir karbon ayak izinizi keşfetmek için Blokzincir Karbon Ayak İzi Hesaplayıcı’yı inceleyebilir, daha çevre dostu bir geleceğe katkıda bulunabilirsiniz.
https://karbon.refiturkiye.com/
Aralık 2024
Kaynakça
OECD (2022), Environmental impact of digital assets: Crypto-asset mining and DLT consensus mechanisms, OECD Business and Finance Policy Papers, OECD Publishing, Paris,
https://doi.org/10.1787/8d834684-en.
de Vries, A. et al. (2022), “Revisiting Bitcoin’s carbon footprint”, Joule, Vol. 6/3, pp. 498-502, https://doi.org/10.1016/J.JOULE.2022.02.005.
Raynor de Best (2024), Global Bitcoin (BTC) energy consumption
Digiconomist (2024), Bitcoin energy consumption worldwide from February 2017 to June 20, 2024,
https://www.statista.com/statistics/881472/worldwide-bitcoin-energy-consumption/
Nasdaq (2023), The Environmental Impact of Blockchain Technology, Anthony Clarke,
https://www.nasdaq.com/articles/the-environmental-impact-of-blockchain-technology.
Menthol Protocol (2024), Menthol Protocol Collaborates with Akbank and ReFi Türkiye, https://www.mentholprotocol.com/blog/menthol-protocol-collaborates-with-akbank-and-refi-turkiye.